Bizleri her durumda, her mekanda ve her zaman doğru yönlendiren, olabildiğince iyi yetiştirmeye çalışan, ama özellikle de çok iyi yemek yapan bir annenin eli altında büyüdüm. Çocukluğumda bile annem yemek yaparken dizlerinin dibinden ayrılmaz, yemek yapışını pür dikkat izlerdim.
44 yıl sınıf öğretmenliği yaptıktan sonra Temmuz 2010’da meslek yaşamımı noktaladım. Mesleğimi yaptığım sürece öğrencilerime bir şeyler öğretirken, bir yandan da her öğretmen gibi öğrenmeye devam ediyordum. Öğrendiklerimin içinde, çalıştığım yörelere ait yemekler de vardı elbette.
İnsanların yemek yapma fırsatı bulamadığı veya yemekle uğraşamadığı bu zamanda, yemek, börek, tatlı ve pasta yapma isteği duyan gençlere, günümüz tatları yanında kaybolmaya yüz tutmuş lezzetleri de tattırma ve yaşatma düşüncesi ile bu işe giriştim.
Çorbada tuzum olursa ne mutlu bana…